SAPASAĞLAM İNSANLAR NEDEN KOVİD’ DEN ÖLÜYOR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Bugüne kadar 9 milyondan fazla kişiye KOVİD teşhisi kondu ve 500 bine yakın kişi de bu hastalıktan hayatını kaybetti.

Ölümlere bakıldığında bunların çoğunun altta yatan diyabet, kalp ve akciğer hastalığı olanlarda gerçekleştiği görülüyor.

Yeni bir modelleme çalışmasında dünya nüfusunun yüzde 22’ sinin yani 1.7 milyar insan bu kategoriye girdiği hesaplandı.

The Lancet Global Health ‘de yayınlanan çalışmada yaşları dolayısıyla artmış risk grubunda değerlendirilen sağlıklı yaşlılar, fakirlik ve obezite gibi birçok hastalığa zemin hazırlayan faktörler tahmin dışında tutuldu.

Araştırmada, başta WHO olmak üzere USA ve Birleşik Krallık’ taki sağlık kuruluşlarından elde edilen bilgilere göre 11 hastalık kategorisi belirlendi.

Italian doctors forced to choose their ICU patients who have the best ...

1.Kalp-damar hastalıkları

2.Kronik böbrek hastalıkları

3.Kronik solunum hastalıkları

4.Kronik karaciğer hastalıkları

5.Diyabet

6.Kanserler (doğrudan bağışıklığı baskılayan)

7.Kanserler (kemoterapi dolayısıyla bağışıklığı baskılayan)

8.AİDS

9.Tüberküloz

10.Kronik nörolojik hastalıklar

11.Orak hücre hastalıkları

KOVİD ölümleri farklı gruplarda değerlendirilmelidir

Sağlık Bakanlığı her gün KOVİD’ le ilgili çeşitli rakamları açıklıyor.

Bunlar içinde toplumun en çok dikkati çeken ölü sayıları ama ölümlerle ilgili bilgiler meselâ ölenlerin yaşları, altta yatan hastalıkları ve risk faktörleriyle alâkalı bilgi paylaşılmıyor.

Bu bilgilerden ağır hastalık ve ölümlerin önlenmesinde işe yarayabilecek sonuçlar çıkarılabilir. 

Bilim Kurulu bunları değerlendiriyorsa mesele yok ama medyada buna ait bir açıklamaya rastlamadım.

KOVİD ölümleri üç ayrı grupta incelenebilir.

1.Altta yatan hastalıklarının terminal döneminde olan hastalar

Bunlar, altta yatan hastalıklarının (ileri evre kanser, kalp, akciğer, böbrek… hastalıkları) “terminal döneminde” olan yani hayati fonksiyonların belirli bir süre içinde sonlanmasının beklendiği süreçte olan hastalardır.

Ölümleri kaçınılmaz olan” bu hastaları KOVİD testleri pozitif bile olsa KOVİD’ den ölüm olarak sınıflamak doğru olmaz çünkü bu hastalara koronavirüs bulaşmasa bile zaten kaybedilecek olan hastalardır.

Nitekim bu terminal dönem hastalar böyle bir salgın olmasaydı öldüklerinde kayıtlara kanser, kalp yetersizliği, akciğer fibrozisi vb altta yatan ve artık tedaviye cevap vermeyen, onları terminal döneme götüren hastalıklarının adıyla geçeceklerdi.

2. Risk grubunda olan hastalar

KOVİD’ de “ileri yaş” ve “altta yatan hastalıklar” ağır hastalık tabloları ve ölümler için çok önemli risk faktörleridir ve bu salgında ölümlerin çok büyük kısmı bu gruptaki hastalarda görülmektedir.

İleri yaş için genel olarak 65 yaş ve üzeri kabul edilir.

Kronik hastalıklar olarak da başta diyabet, hipertansiyon, kalp-beyin-damar hastalıkları, KOAH, kanserler, demans olmak üzere genellikle ileri yaşlarda ortaya çıkan birçok hastalık sayılabilir; bunların sayıları arttıkça risk de katlanarak artar.

Risk grubunda yer alan hastaların hem koronavirüs bulaşmasına karşı “korunmaları” ve hem de “altta yatan hastalıklarının tedavisi” ölümlerin önlenmesi için son derecede önemlidir çünkü bu grupta yer alan hastalar koronavirüs salgını olmasaydı yaşamaya devam edeceklerdi.

Bu altta yatan hastalıklar yanında bir de bu hastalıklara zemin hazırlayan bazılarının önlenmesi imkânsız olan (erkek cinsiyet, ırk, etnisite, genetik varyasyonlar… gibi), bazıları ise önlenmesi mümkün olan risk faktörleri (sigara, alkol, düşük sosyo-ekonomik tabaka, obezite… gibi) vardır.

3. Hiçbir riskleri ve altta yatan hastalıkları olmayan hastalar

Bu grupta, hiçbir riskleri ve altta yatan hastalıkları olmayan, tamamen sağlıklı oldukları bilinen veya sanılan ve çoğu da genç erişkin grubunda olan kişiler yer alır. Bunların bazı alt grupları vardır:

BİR: Gerçekten hiçbir risk faktörü ve altta yatan hastalıkları olmayanlar

İKİ: Altta yatan hastalıklara (kanser, diyabet, hipertansiyon… gibi) sahip oldukları hâlde belirti vermediği için bu hastalıkları henüz teşhis edilmemiş olanlar

ÜÇ: Gözden kaçmış olabilecek risk faktörlerine sahip olanlar

Gelelim neticeye

Ölüm riskini artıran hastalık ve risk faktörlerinin neredeyse tamamen hayat tarzı ile ve özellikle de beslenmeyle ilgili olmasına dikkatinizi çekerim.

Sapasağlam görünen insanların KOVİD’ den ölümleri otopsi de yapılarak titizlikle incelenmelidir.

KOVİD’ i önleyebilecek bir ilaç veya aşı henüz yok ve yakın bir zamanda olmasını çok ama zor görüyorum ama KOVİD’ den ölümleri pekâlâ önlemek mümkündür.

Nasıl diye soracağınızı sanmıyorum, biliyorsunuz çünkü!

Kaynak: https://www.thelancet.com/journals/langlo/article/PIIS2214-109X(20)30264-3/fulltext

Yazı için 6 yorum yapılmış:

  1. Yazınızı okudum sağlıklı beslenerek şekerden uzak kalarak mı

  2. Altan dedi ki:

    Açıkça söylenmiyor ama gereksiz yere ve aşırı kullanılan mekanik ventilasyon başta kini sınıfı ilaçlar birçok insanın ölümüne yol açtı. bakalım bunu ifşa eden çıkacak mı

  3. Necmettin Zengin dedi ki:

    Açıklamalarınıza aynen katılıyorum.
    Bu hastalıkta insanlar; gerek ilaç, gerek cihaz-alet ve bütün tedavi metodları denenerek kobay olarak kullanılıyor.
    Öldüğünde de kovid-19 ‘dan öldü diye kolayca rapor yazıyorlar.
    Dolayısıyla gerçek ölüm sebebi hem araştırılmıyor hem de umursanmıyor.

  4. Altuğ stj. dedi ki:

    Birçok insanın solunum makinesi olmadığı için değil tam tersine gereksiz yere bu aletlere bağlandığı için öldüğü anlaşıldı. Gene hipoksik oldukları için solunum yetersizliği zannedilen hastaların bir kısmının da aslında akciğerlerde yaygın pıhtı oluşumu yüzünden bu tabloya girdikleri de biliniyor. Ritm bozukluğu yapan hidroksiklorokin ve azitromisin gibi ilaçların da ölümlerde payı mutlaka vardır. Bakalım bu gerçekleri araştıran ve yazan olacak mı?

  5. hakan dedi ki:

    Otopsi yasak değilmi hocam?

  6. CANAN KARATAY dedi ki:

    Televizyonlarda böyük gazetecilerin
    kurdukları ve de yönettikleri
    bilim kurullarını ve de bilimsel dedikleri, son derece ciddi (!) programları izlememiz yetmez mi? Otopsiye ne gerek olsun ki?

Siz de yorumunuzu paylaşın: