Tüm dünyada milyonlarca insan tarafından kilo almamak veya kilo vermek için yaygın şekilde tüketilen suni tatlandırıcıların işe yaramadığı gibi zararlı oldukları ortaya çıktı. Kısa adı CMAJ olan dergide yayınlanan makalede 420 bine yakın kişi üzerinde gerçekleştirilen 37 araştırma yeniden değerlendirildi.

Fibromiyalji benim nazarımda tıpkı “gluten hassasiyeti” gibi “ne idüğü belirsiz” bir hastalıktır. Sebebi belli olmadığı gibi hiçbir laboratuvar bulgusu da yoktur amma hastaların ellerinde tomar tomar MR’ lar, tomografiler, tahliller vardır. Fibromiyaljinin teşhis kriterleri de kongreden kongreye değişir. Hastalık ne tarafa çeksen o tarafa gider, çektikçe uzar, bırakınca kıvrılır, küçülür. Hemen daima kadınların hastalığıdır, şahsen ben […]

Aralarında aspartamın da bulunduğu suni tatlandırıcıların sadece obeziteye değil, diyabete, kalp hastalıkları ve kanserler başta olmak üzere başka birçok hastalığa ve sağlıkla ilgili problemlere yol açtığını senelerdir yazıyorum. Sağlıklı olmak ve hasta olmamak için kimyasalların hiçbirinin zerresini bile yememeniz gerekiyor. Bunlara ulaşmak için: http://ahmetrasimkucukusta.com/page/2/?s=ASPARTAM *** Tıp dünyasında uzun zamandır tartışmalı olan bir konu daha netlik kazandı. […]

Kilo vermek isteyenlere yapılan tavsiyelerin başında aldıkları kalori miktarını sınırlamaları ve “diyet yiyecek ve içecekleri” tüketmeleri gelir. Toplumda diyet gıdaların “sağlıklı beslenmenin” temel unsurlarından biri olduğu algısı yaratılmıştır. Peki, gerçekten öyle mi, bu tür ürünler gerçekten sağlıklı mı, obezite, diyabet ve kalp hastalıklarını önlüyor mu?

Suni tatlandırıcı Splenda’ nın (sukraloz) lösemi ve diğer kanserlerin riskini artırabileceği bildirildi. Bir maddenin yüksek dozlarda da olsa kanserojen olması ondan kesinlikle uzak durulmasını gerektirir. Araştırmadan “Splenda kanserojen değildir” sonucu çıkmış olsaydı da fikrim değişmeyecekti. Yiyeceklere konan tüm endüstriyel kimyasallara karşıyım, var mı diyeceği olan.