VİTAMİN D TABLETLERİ GEREKSİZDİR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Luxemburger Wort’ da yayınlanan ” Vitamin-D-Tabletten sind unnötig” başlıklı haberde D vitamini tabletlerinin gereksiz olduğu bildiriliyor.

Bu haberin, havası Türkiye’ ye göre daha kapalı olan, güneşli günlerin çok daha az olduğu bir Avrupa ülkesinden gelmesine dikkatinizi çekmek isterim.

unnecessary  d vitamins ile ilgili görsel sonucu

Haberde D vitamininin yağ, kas dokusu ve karaciğerde depolandığı ve gerektiği zaman buradan salgılandığı bildirilerek güneşlenmenin ve sağlıklı beslenmenin önemine vurgu yapılıyor.

Editörü güneş mi çarptı yoksa benim sitemi takip ettiği için aklı mı karışmış bilmem ama söyledikleri el hak doğru!

Kaynak: https://www.wort.lu/de/wissen/trueber-winter-vitamin-d-tabletten-sind-unnoetig-5a72d982c1097cee25b7cc34

Yazı için 3 yorum yapılmış:

  1. Kasım dedi ki:

    Hocam d vitamini için hangi gıdalar alınmalı peki? 65 yaşındaki annem için soruyorum. d vitamini değerleri çok düşük çıkıyor tahlil sonuçlarında. Başlangıç düzeyinde şeker hastalığı ve TSH değeri de yüksek çıkıyor ayrıca.

  2. Ahmet Mithat CAN dedi ki:

    Yazı “Açık havaya çıkın ve kendinizi dışarı atın: temiz hava ve gün ışığı kışın bile iyi olur. Kasvetli mevsimlerde sıkı yürüyüş planlamalısınız.” diye başlıyor.

    Tabii ki en iyisi güneşten faydalanarak D vitamini kazanmak.

    Ahmet Aydın hoca bu konuyu şöyle açıklamıştır :

    Piyasadan alınan preparatlardaki D vitamini ile deride sentezlenen D vitamini bire bir aynı değildir. D vitamini deride güneş ışının enerjisi ile sülfatla bağlanır (sülfatlı D vitamini) ve bu haliyle D vitamini suda çözünür hale gelir (9). Suda çözünebilen D vitamini tüm hücrelere kolayca girebildiği için etkisi yağda çözünen D vitaminine göre daha fazladır. Halbuki ağızdan preparat olarak aldığımız D vitaminleri sülfatsızdır, yağda erirler. Sülfatsız D3 vitamini yağda eridiğinden kan dolaşımında serbestçe dolaşamaz. Dolaşabilmesi için LDL-kolesterole ihtiyacı vardır.

    D vitamini sülfat bağından ayrıldığında bir enerji açığa çıkar. Bu sülfat bağı bir anlamda güneş enerjisini vücutta depolayan adeta bir “güneş pili” gibi işlev görür. Bitkiler nasıl gün ışığını depolayabiliyorsa (biyofoton) insanlar da bir anlamda biyofoton üretebilirler.

    Sülfatlı D3 vitamini kalsiyum taşınmasında fazla görev almaz. Buna karşılık kanserden korunmada, immun sistemi güçlendirme depresyon ve kardiyovasküler hastalıktan korunmada rolü olan sülfatlı vitamin formudur. Sülfatsız D vitaminin bu tarzda etkileri yoktur.

    Ama ilaveten diyor ki “Hastalıklardan korunmada ve kronik hastalıkları olanlarda takviye gerekebilir, kan seviyelerine bakılarak hekimler tarafından ayarlanmalıdır.”

    Luxemburger Wort’ da yayınlanan makalenin son paragrafında da “D vitamini eksikliğinde istisna olarak örneğin, bazı metabolik hastalıklarda, diyet takviyeleri üzerine doktorla istişare ederek ilave D vitamini almak mantıklı olur.” deniyor.

  3. Cengiz Ersoy dedi ki:

    Arkadaşlar D vitamini aslında vitamin değil çünkü vitamin vücutta yapılmadığı için dışarıdan alınması gereken madde demek. Oysa bu deride yapılıyor. Yani iş baştan sakat.

Siz de yorumunuzu paylaşın: